Tazminat Davalarında Enflasyon Farkı Mülkiyet Hakkının İhlalidir

Anayasa Mahkemesi tazminatın geç ödenmesi nedeniyle enflasyon karşısındaki kaybı mülkiyet hakkının ihlali olarak değerlendirdi. Böylelikle yargılama sürelerinin uzamasıyla birlikte enflasyonist ortamda oluşan mağduriyetlere yönelik önemli bir karar verilmiş oldu.

Başvurucu hüküm altına alınan tazminat miktarına uygulanan yasal faizin paranın enflasyon karşısındaki değer kaybını karşılamaması nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiğine dair başvuruda bulunmuştur. Enflasyon karşısında değer kaybının 3.549.452 TL olmasına rağmen taleple sınırlı olarak mülkiyet hakkının ihlali nedeniyle net 2.000.000 TL maddi tazminatın ödenmesine karar verilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi ikinci bölüm, başvuru numarası 2017/34445 olan Hüseyin Müjdeci başvurusunda verdiği 16.3.2023 tarihli kararında:

  • Anayasa Mahkemesi bu başvuruyu Anayasa’nın 35. maddesinde düzenlenen mülkiyet hakkı kapsamında değerlendirmiştir.
  • Alacağa yasal faiz işletilmesine rağmen başvurucunun alacağı ile ilgili olarak ödeme tarihine kadarki enflasyon oranı artışı yasal faizin çok üzerinde olması sebebiyle,
  • Başvuru tarihinden ödemenin yapıldığı tarihe kadar geçen süre dikkate alındığında mülkiyet hakkı kapsamındaki tazminat alacaklarının enflasyon karşısında önemli ölçüde değer kaybına uğramasını,
  • Başvurucuya şahsi olarak aşırı ve olağan dışı bir külfet yüklediğini,
  • Kamunun yararı ile başvurucunun mülkiyet hakkının korunması arasında bulunması gereken adil dengenin başvurucu aleyhine bozulduğunu ve müdahalenin ölçülü olmadığı,

Gerekçeleriyle; Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verilmiştir.

Sonuç

Munzam zararların (aşkın zarar) karşılanması hususunda Anayasa Mahkemesi’nin hayatın olağan akışında enflasyon farkının zararın giderilmesi için yeterli kanıt olduğunu belirtmesine rağmen Yargıtay aksi yönde değerlendirme yaparak bu zararların ayrıca ispatlanması gerektiğine karar vermiştir (ilgili yazımız için tıklayınız). Anayasa Mahkemesi yukarıda özetlenen kararında her ne kadar aşkın zarar kavramını kullanmamış olsa da, verilen kararın aşkın zararın giderilmesine yönelik olduğu kanaatindeyim.

Anayasa Mahkemesi’nin bu kararındaki enflasyon yaklaşımının munzam zarar adı altında olsun ya da olmasın temerrüt faizi üzerinde alacak talepleri olanlar için olumlu olduğu düşüncesindeyim. Ancak yine de Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun enflasyon farkı konusunda halen Anayasa Mahkemesi’yle çelişkili kararlar verdiği göz önünde bulundurulmalıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2022 tarihli aksi yönde kararı için tıklayınız.

Tazminat davalarında enflasyon farkı konulu Anayasa Mahkemesi kararının tamamı için tıklayınız.